Tarihler 10 Şubatı gösterdiğinde hayranlarının sinema gişelerine akın ettiği, belki de çok öncesinden koltuğunu ayırttığı film: Fifty Shades Darker (Karanlığın Elli Tonu).
Fifty Shades Darker (Karanlığın Elli Tonu) Film&Set Fotoğrafları
Bisikletle Dünyayı Dolaşmak
Yoğun iş hayatının verdiği stres, omzumuzda yüke dönüşmüş sorumluluklar ve bitmek bilmeyen tatil özlemi. Neredeyse hepimizin aklına işi gücü bırakıp dünya turuna çıkmak gelmiştir. Aklımıza gelmiştir de neredeyse tamamına yakın çoğunluk buna cesaret edememiştir. Öyle kolay değil tabi geçim kaynağını bir kenara bırakıp alıp başını gitmek. Çok istememe rağmen ben de cesaret edemeyenlerdenim. Fakat benim dünyayı gezme açlığımı bir nebze de olsa gideren birisi var. Demir atlı adam. Gürkan Genç.
Lion Filmi Hakkında
Malum dün pazartesiydi; hazır genç Turkcell kampanyası var, o zaman bir sinema patlatalım dedik, girdik sıraya. Güzel filmler var vizyonda bu ara, ama benim gözüm Lion filminin afişine takıldı. Öncesinde herhangi bir bilgim yoktu filmle ilgili; ama güzel filmdir, haydi girelim dedik.
Dünya’nın En güvenli 10 Şehri Arasında Eskişehir
Her zaman diyorum; Eskişehirli olmakla gurur duyuyorum diye. Bugün sosyal medyada gezinirken böyle bir haber gördüm ve bir kez daha o gurur duygusunu yaşadım açıkçası.
Dünya’nın en güvenli şehirleri diye bir liste yapılmış, ve o listede Türkiye’den bir ilimize: Eskişehir’imize yer verilmiş. Liste hesaplanan oranlarıyla şu şekilde:
10 – Hong Kong – Hong Kong
Güvenlik endeksi: 79.69
9 – Tiflis – Gürcistan
Alibaba.com’un Adı Nereden Geliyor?
Dün alışveriş siteleri hakkında yayınladığım yazımdan sonra aklıma bir soru işareti takıldı: Alibaba.com Çinlilere ait bir site olmasına rağmen adı neden Türk diye. Biraz araştırdıktan sonra gördüm ki her şey gibi bu konunun da bir hikayesi var.
1999’da Çin’de kurulan dev alışveriş sitesinin kurucusu Jack Ma.
Ma, şirketine dünyanın her yerinde bilinebilecek bir isim vermek istemiş ve San Fransisco’da bir kafede oturur iken aklına Ali Baba gelmiş. Verdiği bir röportajda Ma bu süreci şöyle anlatıyor:
“Bir gün San Francisco’da bir kafede otururken Okumaya devam et